COĞRAFYA, KADER Mİ KABULLENMEK Mİ?
Şeyma İpek Dağ
Hayatımızın büyük bir kısmı
bir şeyler hakkında ettiğimiz şikayetlerle doludur.İnsanların çoğu
başarısızlıklarını bir nedene bağlamak ister ve şikayetler ortaya çıkar.Bu şikayetlerden
biri de yaşadığımız yerle ilgili.Ülkeler topraklarının çoğunu büyük savaşlarla
elde etmiştir.Kimi ticaret kimi petrol kimi ise tarım için savaş vermiştir ve ülkelerin
sınırları böyle belirlenmiştir.Ancak sadece toprak sınırlarını
belirlemişlerdir.Oysaki bilimin sınırlarını belirlemek için daha birçok senegerekmektedir.
Günümüzdeki ülkelerin bazıları
bunun farkında ve bu sayede dünyadaki en gelişmiş ülkeler arasındalar.Ve yine
bu sayede gelişmeye devam ediyorlar.MeselaJaponya en çok deprem olan ülke ve
geçmiş yıllarda deprem sonucunda çok fazla hasar almış.Ancak yaşanan depremleri
kadere bağlamayıp ileriki yıllarda depremler sonucundaki ölüm oranlarını
düşürmeyi başarmışlar.Bunu da tabii ki çok çalışarak sağlamışlar.
Bir başka örnekse
Almanya.İkinci Dünya Savaşı’nda Almanya büyük bir darbe aldı.Çok büyük bir
savaşın içinden çıkmışlardı.Aldığı toprakları da kaybetmişlerdi.Günümüze
bakarsak Almanya dünyadaki en iyi ekonomiye sahip ülkelerden biri.Buralara
gelebilmek içinse de iyi eğitime ve disiplinli çalışmayaihtiyaç duydular ve çok
kısa bir sürede gelişim sağladılar.
Bazı ülkeler coğrafi olarak
fazlaca avantaja sahiptir.Ancak bu avantajları kullanamayıp gelişmiş ülkeler
arasına girememişlerdir.Günümüzde en çok ekonomik sorunları da yine bu ülkeler
yaşar.
Yani her ülkenin dezavantajları
bulunmakta ve bunları değiştirmek onların elinde.Bunu da ancak ve ancak ileri
bir eğitim sistemi, bilimin ışığında çalışmalar ve disiplin sağlayabilir.Kısacası
hem bireyler için hem de toplumlar için kendi gerçekliklerini belirlemek inanmaktan
ve çalışmaktan geçer.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder