DÜNYA SAĞIR OLSAYDI
Ayşe
Sude Akyol
Göç nedir, sebep ve sonuçları nelerdir? Bu sorulara hemen hemen hepimiz cevap
verebiliriz. Peki ya göçsüz bir dünyanın nasıl olacağı sorulursa? Evet, buna da
hemen hemen herkesin bir cevabı vardır. Ama çok büyük ihtimalle bu soruya cevap
verilme süresive cevap çeşitliliği daha fazla olur. Çünkü göçlerin etkileri o
kadar uzun bir döneme yansır ki ortaya bir sürü olasılık çıkar.
Endüstri öncesi toplumlarda fazla nüfusun getirdiği kıtlık
sorunu göç etmenin en büyük sebeplerinden biriydi. Bu topluluklar göç ettikçe
geldikleri yerden birçok bitki, hayvan ve yeni teknoloji getirdiler.
Yani eğer göçler olmasaydı dünya bu kadar gelişemezdi ve
toplulukların yaşam süreleri bu kadar fazla olamayacağından şu ana kadarki birçok
devlet hiç kurulmamış olacaktı. Ayrıca tarımda da bu kadar ileriye gidemezdik.
Bu fikrime destek çıkabileceğim bir
olay ise Bantu dilini konuşan insanların Orta Afrika’da genişlemesidir.
Bantu dilini konuşan çiftçiler tarafından
yetiştirilen ürünler, Sahra altı Afrika'nın çoğunu kaplayan tropikal savanada
en iyi şekilde yetişti. Bu, bu bölgeleri yeni yerleşim için en cazip
yerler haline getirdi. MÖ 500'den bir süre önce, Afrika anakarasına muzlar
getirildi. Yağmur ormanı iklimlerinde muzlar büyüyebileceğinden, muz
yetiştiriciliğinin benimsenmesiBantu'nun genişlemesine daha da fazla alan açtı.
Bu da o bölgede tarımın genişlemesine büyük katkılar sağladı. Eğer Bantular o
topraklara göç etmeseydi tarımda bu kadar ilerleyemeyeceklerdi.
Ayrıca göçlerin olmaması günümüze kadar
kurulan birçok devletin kurulmasına engel olacağı gibi birçok devletin
yıkılmasına da engel olacaktı. Örneğin Kavimler Göçü olmasaydı Batı Roma
İmparatorluğu da yıkılmayacaktı.
Belki de insanlık yok olacaktı. Çünkü
herkes kendi yaşadığı toprağın kaynaklarını sonuna kadar tüketecek ve en
sonunda yok olmaya mahkum olacaktı. Ama bir başka yönden baktığımda ise
göçlerin getirdiği gelişimin dünya için pek de iyi bir sonuç çıkardığını
göremiyorum. Yani daha mutlu da olabilirdik.
Türklerin yukarıda yaptıkları göçler
olmasaydı kıtlık ve baskıdan ölebilirdik ya da o zorlu şartlarda yaşamayı öğrenip
yaşama tutunma çabasından kaynaklanan azimle birçok yeni şey de üretebilirdik.
Belki ,belki, belki… Daha bir sürü olasılık var, bir de diğer
göçlere bakalım:
1950 yılında Türkiye
nüfusunun %25’i kentlerde yaşarken 2012 yılında bu oran %77’lere kadar
yükselmiştir.
Bu oranlar bize Türkiye’de kırlardan kentlere
doğru yoğun göç dalgalarının yaşandığını
göstermektedir.Pekibu
göçler olmasaydı ne olurdu?
Eğer bu göçler olmasaydı
kentsel kısımdaki hızlı nüfus artışı ve bununla beraber gelen çarpık kentleşme
olmayacaktı ancak kırsal kesimdeki insanlar makineleşme yüzünden işsiz kalmaya
devam edecek ve nüfus fazlalığı ise
buradaki yaşamı daha da zor bir duruma getirecekti. Yani her iki durumda da
insana ve doğaya zarar geliyor.
Peki ya beyin göçü
olamasaydı neler olurdu?
Beyin göçü tarih boyunca yaşanan ve yaşanmaya devam eden
bir olgudur.
1492 yılında İspanya'dan göç etmek zorunda kalan Yahudi
halklarına Osmanlı İmparatorluğu sahip çıkmış ve ticarette oldukça başarılı
olan Yahudilerin bu tecrübesinden faydalanmıştır.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Hitler zulmünden kaçan
birçok Yahudi akademisyen Türkiye'ye sığınmış ve Türkiye'deki eğitim sisteminin
gelişimine büyük katkı sağlamışlardır.
Yani
hem lehimize hem de aleyhimize işleyen bu göçler olmasaydı yine
durumdeğişmeyecekti . Bu yüzden ben beyin göçü gibi bir kavramın olmaması
durumunda şartların pek değişmeyeceği taraftarıyım.