28 Nisan 2020 Salı






                                           MEDENİYETLERİN BEŞİĞİ ANADOLU


                                                                                                                      
                                                                                                                      Elif Damla Atasoy
                                                                                                           Hilal Gür
                                                                                                           Zehra Koçyiğit





Medeniyetlerin gelişimi coğrafi potansiyel ile yakından ilgilidir. Anadolu'da coğrafi
konumunun elverişliliği ikliminin insan yaşamına ve faaliyetine uygun olması doğal kaynaklarının bol olması su kaynakları verimli tarım arazilerinin varlığı nedeniyle daima dikkat çekmiştir. Bu nedenle tarih öncesi dönemlerden beri önemli bir yerleşim ve uygarlık merkezi olmuştur. Bu yazımızda Anadolu'da kurulan ilk çağ medeniyetlerinin kuruluş yeri olarak neden Anadolu'yu seçtiklerini ve günümüz Türkiye'sinin coğrafi potansiyelinin öneminden bahsedeceğiz.
Medeniyet kavramı anlam bakımından bir sürü tanımlamaya sahip bir kelimedir. Sezai Karakoç’a göre insanlığın fizik ötesi amacına varması için kurduğu yaşam tarzı ve gerçekleştirdiği tüm çevredir medeniyet. Genel bir açıklama yapacak olursak da sosyal düzeyi bakımından yüksek konuma gelmiş, belirli bir zaman ve yerde yaşayan topluluk olarak da tanımlayabiliriz medeniyeti.
Anadolu’nun, tarih öncesinde birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olmasının nedeni medeniyetlerin tarihi incelendiğinde ortaya çıkmaktadır. Paleolitik Dönem ile yerleşik düzen ve tarımsal üretimin gerçekleştiği Neolitik Dönem (Cilalı
Taş Devri) arasındaki geçişi hazırlayan ara dönem olan Mezolitik Çağ'da Pleistosen
buzullarının erimesi sonucunda hava sıcaklıkları yükseldiğinden ötürü nüfusu artan
insanoğlu, mağaralardan çıkıp farklı bir yerleşim sistemi kurmak istemiştir. Böylelikle, yeni yerleşim bölgeleri en çok su kaynaklarına yakın yerlerde tercih edilmiştir. İnsanoğlunun toprağa bağlanmaya başlaması onu yeni keşiflere itmiş, böylelikle uygar yaşamın ilk adımları atılmıştır. Tahıl alım satımıyla birlikte ticaret toplumsal yapıda büyük değişikliklere yol açmış, artı ürün sayesinde yiyecek derdine düşmeden yaşamını sürdürebilen zanaatçı, yönetici, din adamı ve bürokrat gibi toplumsal sınıflar ortaya çıkmıştır.
Toplumun şehir hayatını benimsemesi jeopolitik unsurların önem kazanmasını sağlamış, bu da hiç bitmeyecek olan mücadelelerinin başlamasına neden olmuştur.
İnsan mekâna farklı kazanımlar katarak, mekânı, barınma ihtiyacının dışında fonksiyonel bir yapıya dönüştürmüştür. Bu dönüşüm sonucu şehirler ortaya çıkmıştır. Neolitik Dönem’de (M.Ö.9000-5500) ortaya çıkan Çatalhöyük, “Şehircilik” kavramının çıkış noktasıdır. Bu özelliğinden dolayı, Çatalhöyük “Uygarlığın / Medeniyetin Beşiği” olarak da tanımlanmıştır.
Anadolu, bir dönemki adıyla “Küçük Asya” mekân olarak pek çok tarihi olayın yaşandığı bir coğrafya olmuştur ki Çatalhöyük ve benzeri Neolitik yerleşimlerin Anadolu coğrafyasında keşfedilmesi ile Mezopotamya’ya atfedilen “ilk şehirleşme” sıfatı artık Anadolu için de geçerli olmuştur.
Medeniyetlerin varlıklarını ve gelişimlerini destekleyen koşullar incelenirken öncelikle üzerinde var olunan mekan ele alınmalıdır. Çünkü mekan sahip olduğu özelliklerle insanın sosyal ve kültürel faaliyetlerinin sınırını belirlemektedir. Anadolu, uygun coğrafyası nedeniyle her zaman dikkat çekici olmuştur. Üç kıta arasında yer alması, önemli boğaz ve denizlere sahip olması bu topraklara hâkim olan medeniyetlerin gelişimine katkı sağlamıştır.
Toprakları üzerinden geçen Kral Yolu, İpek Yolu ve Baharat Yolu gibi önemli ticaret yolları tarih boyunca Hititlerden Bizanslılara, Selçuklulardan Osmanlı’ya pek çok medeniyetin ekonomik ve siyasi gücü elinde bulundurmasını sağlamıştır. Anadolu'nun kuzey ve güneyden sıra dağlarla çevrili olması ve doğusunda yüksek dağların bulunuşu kapalı bölgeler oluşturmuş buralarda değişik uygarlıkların gelişimine sebep olmuştur.
Anadolu iki bakımdan önemli bir yere sahiptir: ilki coğrafi konumu, ikincisi ise hammadde zenginliğinden ötürü dört bir yanından gelen tüccarların uğrak yeri olmasıdır. Anadolu'da tarım çok önemli bir yere sahip olmuştur ve bu ürünlerden en önemlisi ise buğdaydır. Bugün de İç Anadolu bölgesi ülkemizin buğday ambarı olarak isimlendirilmektedir. Ova ve plato yüzeylerinin geniş yer tutması küçükbaş hayvancılığını yaygınlaştırılmıştır.
Mezopotamya uygarlığı olan Asurlular, Orta ve Güneydoğu Anadolu'da, “karum” adı verilen ticaret merkezlerini kurmaya başlamışlardır. Bu da Anadolu'da ticaretin gelişmesini sağlamıştır. Bu verimli topraklarda medeniyetin temelini Hititler oluşturmuştur. Hititlerin bu kadar büyümesinin temel nedeni ise tarım ve hayvancılıktır. Frigler Sakarya Nehri çevresinde hüküm sürmüşlerdir ve Ege obalarında bugün ülkemizin önemli tarım ürünlerinin yetiştirildiği tütün incir ve benzeri ürünleri yetiştirmiş, ayrıca kuyumculukta da gelişmişlerdir. Van Gölü çevresinde Urartu medeniyeti varlığını sürdürmüş; Van ve çevresindeki dağlık alanlar o bölgede hayvancılığın gelişmesini sağlamıştır. Urartuların Anadolu'da bulunan yeraltı kaynaklarının zenginliğinden dolayı Demir Çağı'nı başlattıkları da
bilinmektedir. Lidyalılar ise bugünün önemli ticaret aracı olan paranın temeli olarak sikkeyi icat etmiştir. Gelişmesinin nedeni bu bölgede bulunan altın madenleridir.
Günümüzde çevresine bakıldığında Türkiye, Akdeniz’i Karadeniz’e bağlayan, Balkanlar, Kafkaslar ve Orta Doğu’yu birleştiren bir köprü konumundadır. Birleştirici yapısı iklim tiplerinin, bitki türlerinin ve toprak yapılarının çeşitliliğinden de görülmektedir. Türkiye özel konumu bakımından, yeryüzünün insanlar için yaşamaya, çalışmaya, gelişmeye ve ilerlemeye en uygun iklim kuşağında bulunmaktadır. Ülkede yaşanan farklı iklim tipleri, çeşitli bitki türleri ve toprak yapıları, konumunun özelliklerini yansıtır. Bu özelliklerinden doğan turizm olanakları ve hayvancılık, ülkenin kaynaklarının çok yönlülüğünü kanıtlar
niteliktedir. Coğrafi konumundan hareketle Türkiye komşularının ekonomik birlikteliklerini, siyasetini, politikalarını, mücadelelerini, savaşlarını, tarihini, turizmini, kültürel etkileşimini, ulaşım potansiyelini vb. önemli özelliklerini etkilemektedir. Kısaca kıtaların karşılaştıkları bir yerde olan Türkiye; Dünya Adası’nın menteşesi üzerine vurulan kilit ve onun anahtarı niteliğindedir.



MELTING POT OF CIVILIZATION :ANATOLIA
The development of civilizations is closely related to geographic potential. The suitability of its geographical location in Anatolia, its climate suitable for human life and activity, its natural resources are abundant, and its water resources have always attracted attention due to the existence of fertile agricultural lands.
For this reason, it has been an important settlementand civilization center since prehistoric times. In this article it caused as a place of
establishment of the first ages of civilization in Anatolia will talk about the importance of the  geographical potential of Anatolia and today they chose Turkey.
The concept of civilization is a word with many definitions in terms of meaning. According to Sezai Karakoç, civilization is the lifestyle it has established and the whole environment it has achieved in order for humanity to achieve its post-physics goal. If we make a general explanation, we can define civilization as a community that has reached a high level in terms of social level, living at a certain time and place.
The reason why Anatolia was home to many civilizations before history comes out when the history of civilizations is examined. In the Mesolithic Age, which was the intermediate period that prepared the transition between the Paleolithic Period and the settled order and the Neolithic Period (Polished Stone Age), where the production of the Pleistocene glaciers, the population increased due to the increase
in the population due to the melting of the Pleistocene glaciers and wanted to establish a different settlement system. Thus, new residential areas were mostly preferred close to water resources.
The beginning of human beings to connect to the ground pushed him into new discoveries,thereby taking the first steps of civilized life. Along with the purchase and sale of grain, trade caused great changes in the social structure, and thanks to the product, social classes such as artisans, managers, clergymen and bureaucrats, who could survive without food trouble, emerged.
The society's adoption of the city life caused the geopolitical elements to gain
importance, which led to the endless struggles.Assyrians, the Mesopotamian civilization, started to establish trade centers called "karum" in Central and Southeastern Anatolia. This enabled the development of trade in Anatolia. The
Hittites formed the basis of civilization in these fertile lands. The main reason for the Hittites to grow so much is agriculture and animal husbandry. The Phrygians ruled around the Sakarya River and they have grown tobacco figs and similar products in which the important agricultural products of our country are grown in the Aegean stoves, and they have also been developed in jewelery. Urartu civilization existed around Lake Van; The mountainous areas in Van and its surroundings enabled the development of livestock in that region. It is also
known that the Urartu started the Iron Age due to the wealth of underground resources in Anatolia. The Lydians invented the coin as the basis of money, which is today's important trading tool. The reason for its development are the gold mines in this region.
Nowadays, when looking around Turkey, which connects the Mediterranean to the Black Sea, the Balkans, is a bridge connecting the Caucasus and the Middle East. Its unifying structure is also seen from the diversity of climate types, plant species and soil structures.
Turkey in terms of the special position of the earth for people to live, work, situated in the most appropriate climate to grow and progress. Different climate types, various plant species and soil structures in the country reflect the features of its location. Tourism opportunities and animal husbandry arising from these characteristics prove the versatility of the country's resources. Turkey economic unity of their movement adjacent to its geographic location, politics, policies, struggle, war, history, tourism, cultural interaction, transportation, etc.
potential. affects its important features. In short, Turkey is a place facing the continent; The lock hit on the hinge of the World Island and its key.


Yeni Hayat İrem Deniz Aslan Sanat insanların hayatlarını etkileyen önemli olayları duygularla birleştirir. Sonuc...