GÖÇSÜZ DÜNYA SENARYOSU
Erkin Apak
Yaklaşık 70.000 ila 100.000 yıl önce
Homo Sapiens Afrika’dan göç etmeye başladı. Tarih boyunca göçler her zaman
devam etti ve küreselleşme meydana geldi. Peki, olaylar böyle gelişmeseydi
dünya nasıl bir yer olurdu? Bu göçlerin yararları ve zararları neydi? Gelin,
geçmişten örneklerle bu konuyu ele alalım.
Öncelikle göçün kültürel zenginlik,
bilimsel ilerleme, gelişmiş ülkelerin iş gücü açığını kapatma gibi durumlarda
önemli bir rolü olduğu kaçınılmaz. Şimdi Alman araştırıcıların 1933’te başlayan
göçlerinden bahsetmek istiyorum. Nazilerin baskısıyla bazı bilim insanlarının
Türkiye’ye gelişiyle tıp, ülkemizde uluslararası bir düzeye taşındı. Bu kişilerin
verdiği eğitimle çok değerli Türk hekimler yetişti. Ankara’da ilk modern çocuk
hastanemizi kuran İhsan Doğramacı, Düsseldorflu Profesör Albert Eckstein’ın öğrencisiydi.
Yani Alman bilim insanları gelmeseydi, belki de Türkiye’nin tıptaki ilerlemesi
bu kadar olamayabilirdi.
Göçün bilimsel açıdan etkilerine
ülkemizden bir örnek verdikten sonra zamanı geriye sarıp, daha geniş bir
kapsama sahip olan bir döneme gidiyoruz. Doğu bütün ticaret yollarını elde
edince Avrupa sıkıntıya girmişti. Ama Kristof Kolomb Hindistan’a gitmek isterken
Amerika’nın keşfedilmesi olayların seyrini değiştirdi. Böylece Avrupa’nın nüfus
fazlalılığı sorununu çözebileceği ve elindeki ürünleri ekebileceği bir bölge
bulunmuş oldu; tabii önemli bir göç dalgası başladı. Afrika’dan insanlar
zorunlu olarak göç ettirildi; Sanayi Devrimi’nden sonra teknoloji ilerleyince
Amerika’ya gelen Afrikalıların sayısı da arttı.
Bu hareketlilikle sadece insanlar değil; aynı zamanda çeşitli bitkiler, hayvanlar ve salgınlar da yer değiştirdi. Eski ve Yeni Dünya arasında bir değiş tokuş başladı. Şimdi bütün bahsettiklerimizden göç etkenini çıkaralım ve tekrar bakalım. Ne kadar çok şey değişti, öyle değil mi? Avrupa’daki devasa para akışı gerçekleşemeyecekti; acaba günümüzdeki Amerika’yla karşılaşabilecek miydik veya şu an sofralarımızda bulunan fasulyeyle, domatesle, biberle? Ya Rusya’yı dünya gücü yapan patatese ne demeli?
Bu hareketlilikle sadece insanlar değil; aynı zamanda çeşitli bitkiler, hayvanlar ve salgınlar da yer değiştirdi. Eski ve Yeni Dünya arasında bir değiş tokuş başladı. Şimdi bütün bahsettiklerimizden göç etkenini çıkaralım ve tekrar bakalım. Ne kadar çok şey değişti, öyle değil mi? Avrupa’daki devasa para akışı gerçekleşemeyecekti; acaba günümüzdeki Amerika’yla karşılaşabilecek miydik veya şu an sofralarımızda bulunan fasulyeyle, domatesle, biberle? Ya Rusya’yı dünya gücü yapan patatese ne demeli?
Yukarıda anlatılan örneklerle de
görüyoruz ki, geçmişteki göçlerin olmadığını düşünmek, zihnimizde bambaşka bir
dünya oluşturmaktadır.
Anahtar kelimeler: Göç, Dünya,
değişim
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder